Hedef farklı kültürleri bir arada tutmak / Rasih YILMAZ
–
Beyoğlu’nda sanatsal ve kültürel açıdan çok sesliliği amaçladıklarını söyleyen Beyoğlu Belediyesi Fahri Kültür ve Sanat Danışmanı Peyami Gürel’le Beyoğlu’nun geleceğini konuştuk.
Beyoğlu tarihi, sosyal ve kültürel yapısı itibari ile farklı bir konuma sahip. Sizce bu ayrıcalık nereden kaynaklanıyor?
Bu ayrıcalığı fetih sonrasına kadar taşıyabilriz. Fetih’ten hemen sonra bu bölgedeki Cenevizliler’in ayrıcalıkları, sembolik olarak surların bir bölümünün yıkılması ve iki kilisenin camiye çevrilmesi dışında güçlendirilir. Kapitülasyonlarla şekillenen ve biçimlenen Galata, bir nevi Osmanlı İmparatorluğu’nun birinci elden ve sürekli olarak Batı ile temasını sağlayan bir ileri karakol durumundadır.
Tabii olarak bu durum, nüfus bileşimini de şekillendiriyor diyebilir miyiz?
Evet. Galat, özellikle son derece kozmopolittir. Bu bölgenin genel nüfus yapısını yabancılar, Levantenler, Ermeni, Rum ve Museviler oluşturmuştur. Müslüman Türkler’in ikametleri Haliç kıyılarında yoğunlaşmıştır. Ancak 19. yüzyılla birlikte Avrupa’daki gelişmeler öncelikle bu bölgelere yansıdı ve o ana kadarki kozmopolit yapı süratle etkilenmeye başladı.
Peki, bu genel tabloya ilişkin sizin kültürel yaklaşımınızı öğrenebilir miyiz?
Özellikle bu genel tablo lafzı için teşekkür ederim. Çünkü bu durum ilim adamlarımızın alanı olan ve daha birçok belge ve doküman gerektiren araştırma konularıdır. Yalnız bu genel tabloda dikkati çeken iki konu var. Birincisi: Beyoğlu ve Galat, Batı’yla ilk elden temasın sürdürüldüğü ileri karakol konumunu yitirmiştir. İkincisi ise, Batılılaşmasına rağmen çok sesliliğini nisbeten koruyabilmiştir. Çünkü Batılılaşma taklitçiliği ve kendisi dışında hiçbir medeniyet ve kültürü hazmedememe özelliğine sahiptir. Dolayısiyle temel yaklaşımımız, bütün olumsuz etkilere rağmen, yaşamakta olan bu çeşitliliği ve çok sesliliği ayakta tutan dinamikleri ortaya çıkarmak ve desteklemektir. Bu yüzden hedefimiz Beyoğlu’nu, hem toplumumuza hem de bütün dünyaya farklı kültürlerin bir arada yaşandığı bir medeniyet konumuna getirebilmektir.
Bu yaklaşımınızın doğrultusunda pratik önerileriniz var mı?
Pratik öneriler için ciddi proje hazırlıklarının yapılması gerekir. Sayıca çok ses getiren faaliyetlerden çok, yukarıda izah ettiğim gibi dinamikleri besleyici ve kalıcı çalışmalara yönelmekte fayda mülahaza ediyorum. “Benden sonra ne olursa olsun” zihniyeti ile hareket etmek istemiyoruz. Toplum olarka bu yüzden çok zarar gördük. Şu anda vazifeyi devralmış olan değerli yetkililerin bu konuda son derece samimi ve gayretli olduklarını ifade etmek isterim. Beyoğlu kimsenin şahsi mülkü değildir. Şu ana kadar yaşamış ve yaşayacak olan nesillerin ortak malıdır.
İlk etapta neler yapmayı planlıyorsunuz?
Hali hazırda Beyoğlu Belediyesi’nin sahip olduğu bir sanat galerisi mevcuttur. Proje hazırlıkları üzerinde çalışılırken bu arada sanat galerisinin milletlerarası özelliğe kavuşturulması ve standartlarının yükseltilmesine uğraşılmaktadır. 1995 yılı itibariyle sanat sevenlerin beğenisini ve ilgisini daha fazla çekeceğini umduğumuz sergiler düzenlemeyi hedeflemekteyiz.