Sanat ayrı sanat eseri ayrı mıdır ?
Afet Ilgaz
Sanatçı esas itibariyle kendini araştıran kişidir.
Kendini araştırma ve var etme sürecinde, güzelliği idrak edebileceğinin farkındadır.
Çünkü sanat nefisle ilgilidir. Sanatçı beğenilmek ister. Eğer haddini aşarsa, aldanır nefsi.
Haddini aşmazsa kendini kavrar, kendini hisseder, kendini bilirse Rabbi’ni bilir.
Bu alıntılar, bu ayki Altınoluk dergisinde Ressam Peyami Gürel’le yapılan röportajdan alındı.
Okurken çok büyük zevk aldım, ayrıca sevindim. Çünkü yıllardır beni de düşündüren ve yalnız kaldığımı sandığım bir konuda
sağlam bir fikir arkadaşı bulduğumu hissettim.
Bu ayki Nehir dergisinde güzel bir “tevafuk”la benim de aynı konuda bir yazım vardı.
“İyi insan-İyi yazar” başlıklı bu yazıda, yıllardır Türk edebiyatına,
sanatına, kültür hayatına hakim olan ve hem eksik eserler meydana gelmesine
sebep olan hem de insanları özel hayatlarında perişan eden bir anlayışı tartışmaya çalışıyordum.
Örneklerim de üç büyük yazar, Tolstoy, Dostoyevski ve Peyami Safa’ydı.
Bu üç büyük yazarı da hayatlarındaki bazı “sürçme”lere rağmen “iyi insan”
olma yolundaki çırpınışlarıyla anlatmaya çalışmıştım.